Artık şu çok net: “Muhalifim” diye ortalıkta dolanan herkese güven olmaz. Bazıları dışarıdan bakınca öyle sert, öyle halktan yana görünür ki, sanırsın devrim yapacak. Ama işin aslı başka. Akşam olunca, rakı masasında eleştirdikleriyle kadeh tokuşturuyorlar.
Gündüz ekranlarda, sosyal medyada birbirine laf yetiştiriyorlar… Gece olunca aynı sofrada gülüşerek oturuyorlar. Herkesin gözü o kavanozda. Bal kavanozunda. Derdi memleket olan yok; mesele kim daha çok yalar, kim daha çok pay kapar, onun kavgası bu.
Bu saatten sonra kim kimin arkasından konuşmuş, kim kiminle gizli kapaklı iş çevirmiş, hepsini bir bir sizlerle paylaşacağım. Artık oyunun ortasındayız ve ben susmam.
Ben Emre Bayraktarlar. His Medya değil, Emre Bayraktarlar. His Medya’yı kapatmadım, sadece önümdeki duvarı yıktım. O duvar yıkıldıysa artık perde de kalktı. Ne gördüysem, ne biliyorsam bu köşede olacak.
Masalara değil, halkın gözünün içine bakarak yazacağım. Çünkü mesele dostlar, kim ne söylüyor değil; kim ne yapıyor…